Zeytindeki Mucize Polifenoller

hilmi yıldırım yüksek polifenol mucizesi

Sızma zeytinyağı olmadan neredeyse sağlıklı bir beslenme sistemi olamaz diyebiliriz çünkü içerdiği polifenollerin sağlığımızın üzerinde sonsuz olumlu etkileri vardır. Polifenoller, bitkisel kaynaklı gıdaların çoğunda bulunan kimyasal bileşiklerdir. Yaşlanmanın ve günümüzde yaygın olan birçok hastalığının ana sebeplerinin başında olan serbest radikalleri etkisiz hale getirmeleri ile bilinirler ve faydaları dünyadaki binlerce bilimsel çalışmayla desteklenmiştir. Polifenolleri zeytinyağında bulabileceğiniz gibi çayda veya çikolatada da bulabilirsiniz. Gıdalardaki koku ve aromalardan da sorumlulardır ve doğal antioksidanlar olarak bilinirler.

Zeytinyağındaki Polifenoller

Polifenol seviyesi ne kadar yüksekse, sağlığınız ve sevdiklerinizin sağlığı için o kadar büyük fayda sağlar.

Yüksek Polifenollü Zeytinyağı Nedir?

Farklı gıda türlerindeki polifenollerin özellikleri ile zeytinyağı içeriğindeki bu bileşenlerin özelliklerini karşılaştırdığımızda, aradaki en büyük fark zeytinyağındaki polifenollerin diğer gıdalardaki polifenollere göre emiliminin yaklaşık 50 kat daha yüksek olmasıdır. Ve bu özellik sayesinde yüksek polifenollü zeytinyağları ek gıdaya başlanılan bebeklik döneminden ileri yaşlılığa kadar her yaş grubunun antioksidan ihtiyacını karşılayarak bağışıklık sistemine katkı sağlar.

Polifenollerin üretim sırasında bozulmaması için birçok teknik şartları uygulamak gerekmektedir: Zeytinlerin gün ışımadan toplanmış olması gerekmekte ve soğuk sıkım alanındaki yere kadar da güneşle temasının olmaması gerekmektedir. Zirai ilaç kullanılmamış olması, susuz ve soğuk sıkım tekniklerinin uygulanmasıyla zeytinlerin içerdiği polifenolleri korunmuş oluruz. Bu soğuk sıkım 17-23 santigrat derece arasında olmalı ve yağlar koyu renk ışık geçirmez ambalajlara alınmalıdır. Yüksek polifenollü yağların tadı biraz acıdır. Yüksek Polifenol seviyesi için diğer etkili faktörler ise zeytin çeşidi ve ağaçların bulunduğu yerin yüksekliğidir.

Yüksek polifenollü zeytinyağı nasıl tespit edilir?

Avrupa Gıda Güvenlik Otoritesi (EFSA), insan sağlığına faydaları ve bağışıklık sistemini güçlendirmesi nedeni ile kilogramında 200mg ve üzeri polifenol içeren zeytinyağlarını bir sağlık içeceği olarak nitelendirmekte ve de her gün ortalama 20mg kadar polifenol içeren zeytinyağının düzenli tüketilmesini önermektedir. Zeytinyağındaki Polifenollerin diğer gıdalardaki polifenollere göre emiliminin yaklaşık 50 kat daha yüksek olması da çok önemli bir özelliktir.

Kaliteli bir zeytinyağı Ürün ambalajında neler olmalı:

– Soğuk sıkım Natürel Sızma Zeytinyağı olduğu yazılmalı.

– Daima etiketlere bakın. Zeytinyağındaki polifenol miktarı yazılmalı.

– Ambalaj ışık geçirmez koyu cam şişede olmalı.

Hasat yılı yazılmalı, eğer bulamazsanız, Son Kullanma Tarihi’ni arayın ve yaklaşık 18 ay geriye doğru sayın (Zeytinyağını hasadı ile aynı yıl tüketmek her zaman iyidir. Tarihi geçerseniz, yine de tüketebilirsiniz, ancak bazı özelliklerinin kaybolacağını bilin. Zeytinyağının raf ömrü yoktur ancak en doğrusu üretim tarihinden bir yıl geçmeden önce tüketmektir).

Kalite ve Beslenme Değerleri (Asitlik, Enerji değeri, Yağ ve Protein gibi) içerikler yazılmalı.

– Menşei ülke ve uluslararası kalite kontrol etiketleri bulunmalı.

Ayrıca şunları da kontrol edin:

– Erken hasattan elde edilen zeytinyağı daha yeşil renktedirler. Harmanlanmış zeytinin yağları altın rengindedir.

– Tadı biraz acı olmalı. Bu acı tat, polifenollere özgüdür. Polifenoller, zeytinler tam olgunlaşmadan en yüksek seviyededir, bu zeytinin tadına bakarsanız, çok acı olduğunu görürsünüz ki çoğu insanın onu yemesi imkansız. Bu nedenle, yüksek düzeyde polifenol içeren Zeytinyağlarının tadı da acı ve keskin olması şaşırtıcı olmamalıdır ve bu, yüksek polifenollü bir zeytinyağını tanımanın en kolay yollarından biridir.

Zeytinyağındaki Polifenollerin Faydaları:

Antioksidanlar: her şeyden önce antioksidanlar oksidatif stresi önler; ayrıca toksinlerin atılmasından ve erken yaşlanmayı önlemekten sorumludurlar. Bu nedenle polifenollerin birçok kozmetik ürünlerde bulunduğunu görebilirsiniz.

Antienflamatuvarlar: Bağışıklık sistemini korumakla görevli olan ve çeşitli virüsleri önleyebilen anti-enflamatuar özelliklere sahipler.

Kalp sağılığı için iyi: Kalp ile ilgili hastalıkların gelişme olasılığını azalttığı yaygın olarak kanıtlanmıştır. Zeytinyağındaki polifenoller de kolesterolü düşürmeye yardımcı olur. Daha net olmak gerekirse, iyi kolesterol seviyelerini yükseltirler ve kötü tipi yok ederler.

Daha iyi sindirim: Zeytinlerdeki Polifenoller ve önemli miktardaki lif içeriğinden dolayı bağırsak hareketini düzenler ve kabızlığı önler.

Diyabet önleyicidir.

Antibakteriyeldir.

Aslında, yağ tüketimi beslenmemizde sağlığımız için hayati önem taşır ve yeterince yağ almalıyız. Ama sağlıklı yağlar tercihimizde olmalı. En çok bilim destekli sağlıklı yağlardan bazıları: hindistancevizi yağı ve avokado yağı. Ama tabi ki bu listenin en önemlisi Sızma zeytinyağı!

Antioksidanlar, ‘serbest radikaller’ olarak bilinen tehlikeli oksijen moleküllerinin yok ettikleri ve dolaysıyla vücudumuzdaki hücrelerin zarar görmesini önledikleri maddelerdir. Serbest radikaller, kalp hastalığı, kanser, Alzheimer hastalığı ve diğer ciddi hastalıkların önleme ve tedavisinde katkıda bulunur. Zeytinyağı güçlü antioksidanları içerir, bu da zeytinyağının bizi bu ciddi rahatsızlıklarına karşı korumaya yardımcı olabileceği anlamına gelir. Nutrition Research Reviews’da yayınlanan araştırmaya göre, sızma zeytinyağındaki polifenoller (hidroksitirosol ve oleuropein) güçlü antioksidan aktivite sergiledi.

Anti-Enflamatuar Etkiler

Sızma zeytinyağı, Otoimmün hastalığı, astım, alerji, kalp hastalığı ve kanser gibi ciddi tıbbi hastalıklarının çoğuyla bağlantılıdır.

Antienflamatuvar özellikleri sayesinde sızma zeytinyağı sağlıklı bir beslenme sisteminin önemli bir parçası olabilir. Zeytinyağındaki tekli doymamış yağ asitlerinden biri olan oleik asit burada önemli bir rol oynar. Araştırmalar, iltihap belirtilerini azaltabileceğini gösteriyor. 2007’de yapılan Japon araştırması, 3.000’den fazla kişide hem oleik asit seviyesine hem de enflamasyon belirtilerinin düzeylerine baktı. Oleik asit alımının (diğer yağ asitlerinin yanı sıra), vücuttaki iltihap belirtilerini azalttığını buldular. Belki de oleik asitten daha önemli olan bir tür antioksidan olan oleokantın varlığıdır. Araştırmalar, oleik asidin ibuprofenin etkilerini taklit ettiğini, günlük 50 gram (1.75 oz) zeytinyağı dozunun standart bir yetişkin ibuprofen dozunun ağrı giderici gücünün% 10’unu sağladığını bulmuştur.

Anti-Bakteriyel Özellikler

Oksidasyon ve iltihaplanma ile mücadele etiği gibi, sızma zeytinyağının belirli bakteri türleriyle savaştığını da gösterilmiştir. Birkaç farklı gıda maddesi antibakteriyel aktivite için test edildiğinde , hem sirke hem de sızma zeytinyağının sıvı özleri, test edilen tüm bakteri suşlarına karşı en güçlü aktiviteyi gösterdi. Sızma zeytinyağı soslarda ve salatalarda kullanıldığında bile gıdada bulunan hem Salmonella hem de Listeria miktarını azaltmıştır. Zeytinyağının etkili olduğu diğer bir bakteri türü Helikobakter Pylori’dir. H.pylori mide ülserlerinin çoğu ve bazı mide kanseri tetikleyen bakteridir. Bir tane çok ilginç çalışmayı de sizlerle paylaşmak istedik: in vitro çalışma sonucunda, zeytinyağındaki maddelerin sekiz H. pylori suşuna karşı güçlü bir antibakteriyel aktivite sergilediğini gösterilmiştir – bu bakteri listesinin üçü, bazı antibiyotiklere bile dirençlidir!

Sağlıklı Beslenmenin Baş Rolünde

Daha yüksek bir zeytinyağı alımı, genel olarak daha sağlıklı bir beslenme düzeniyle ilişkilendirilmiştir. 18 ila 60 yaşları arasındaki 1.600 kişiyi kapsayan bir araştırma, en yüksek miktarda zeytinyağı tüketenlerin (toplam günlük alımının kalorinin %13.5’inden fazla) genel olarak beslenmeden daha fazla sağlıklı maddelerin (vitamin ve mineral) aldıklarını açıkladı. Şaşırtıcı olmayan bir şekilde, fazla zeytinyağı tüketenlerde toplam yüksek yağ alımı oluştu, ancak doymuş yağları çok az bir miktarda aldıkları için bu olumsuz sonuç doğurmadı. Elbette, araştırma sadece daha fazla zeytinyağı yemenin mucizevi bir şekilde daha sağlıklı beslenmenize neden olacağını söylemiyor – sadece bir bağlantı olduğunu söylüyor. Belki de daha fazla zeytinyağı tüketenler, tam tahıllar, balıklar ve sebzeler açısından da zengin olan Akdeniz tarzı bir diyete sadık kaldıkları için bunu yapıyorlardır.

Kalp Hastalıklarını Önler

Akdeniz diyetinin uygulanmasının kalp sağlığını geliştirdiğini gösteren çok sayıda çalışma var. Bu çalışma, 55 ila 80 yaşları arasında, kalp hastalığı olmayan ancak yüksek kalp damar hastalıkları riski olan 7.447 katılımcıyı kapsamaktadır. Katılımcılara üç ayrı diyet uygulandı: sızma zeytinyağı ile Akdeniz diyeti; diğeri karışık kabuklu yemişlerin yağları ile bir Akdeniz diyeti; ve bir kontrol diyeti (az yağlı diyet). Zeytinyağı içeren Akdeniz beslenmesinin, bu tür kardiovasküler risk faktörleri azalttığını gösterdi. Tek başına zeytinyağının, kalp hastalığı için en büyük risk faktörlerinden biri olan yüksek tansiyon seviyelerini (hipertansiyon) düşürdüğü gösterilmiştir. 2000 yılında yayınlanan bir çalışma, düzenli olarak zeytinyağı tüketmenin, reçete edilen hipertansiyon ilaçlarına olan ihtiyacı % 48’e kadar azaltabileceğini göstermiştir.

Felç Riskini Azaltır

İki büyük araştırma, zeytinyağının felç riskine karşı koruma sağlayabileceğini göstermiştir. Tekli doymamış yağ asitlerinin çeşitli etkilerini belirlemek için 841.211 katılımcılardan oluşan toplam 32 grup çalışmalarının analizi yapıldı. İncelenen tüm yağlar arasında, yalnızca zeytinyağı ile ilgili sonuçlar önemli bir ölçüde riskleri azalttığını gösterdi. Daha yüksek zeytinyağı alımı ölüm riskinin azalmasını, kardiyovasküler hastalıklar ve inme riski% 17 oranında azaldığını gösterdi. 38.000’den fazla katılımcı olan zeytinyağının inme riski üzerindeki etkisini incileyen başka bir çalışmada, zeytinyağı tüketiminin felç riskini önemli ölçüde azaltıldığını kanıtladı.

Kanserle Savaşır

Zeytinyağının kanser hücrelerini öldürmede çok önemli bir rol oynadığına inanılan maddeler olan antioksidanlarla zengin bir yiyecek olduğundan daha önce bahsetmiştik. Ve araştırmalar da bunu gösterdi! Molecular & Cellular Oncology dergisinde yayınlanan 2015 tarihli bir araştırmaya göre Oleocanthal (zeytinyağında bulunan bir polifenol) in vitro (laboratuvar) ortamında kanser hücrelerini bir saatten daha kısa sürede öldürdüğü gösterilmiştir. Normal koşullar altında hücreler 16 ila 24 saat içinde ölür. Oleocanthal, 30 ila 60 dakikalık bir süre içinde kanser hücrelerin ölümüne neden oldu. Diğer 2015 araştırmaları, meme kanseri önlemesi için çok olumlu sonuçlar gösterdi. Yaşları 60 ile 80 arasında değişen meme kanseri risk grubunda olan 4 bin kadın altı yıl boyunca zeytinyağı ile Akdeniz diyetini ve kontrol (az yağlı)diyeti uygulanmasını yaptılar. Akdeniz diyetini uygulayanlar, çalışmadan sonraki 5 yıl içinde, az yağlı diyeti uygulayan grubundakilere göre meme kanseri gelişmesi riskinin% 68 daha az olduğu görüldü.

Beyin Sağlığını Teşvik Ediyor

Sızma zeytinyağı, beynin işlevlerinde, hafızada, düşünmede ve davranışta bozukluklara neden olan en yaygın rahatsızlık olan Alzheimer hastalığını önlemeye yardımcı olabilir. Alzheimer hastalarında beynin belirli bölgelerinde protein birikimi (beta amiloid) oluşmaktadır. Bir araştırmada Sızma zeytinyağı farelerin beyinlerinde bu beta amiloid proteinleri temizlemeye ve böylece Alzheimer hastalığını engellemeye yardımcı olduğunu gösterdi. İnsanlarda yapılan çalışmalarda da zeytinyağı içeren Akdeniz diyeti bilişsel fonksiyon teşvik ettiği gösterilmiştir.

Romatoid Artriti Tedavi Eder

Zeytinyağı güçlü bir anti-inflamatuar olduğunu biliyoruz. Bilim, az sayıda çalışmada da olsa, Romatoid artrit (RA) hastalığı için zeytinyağının faydalı olduğunu destekliyor. Örneğin, İspanya’da yapılan 2014 araştırması, zeytinyağının RA hastalığının enflamatuar belirtileri azalttığını ve oksidatif stresinin durdurduğunu gösteriyor. 24 haftalık bir çalışmada daha, RA hastalarında balık yağı ile birlikte zeytinyağı alınmasının sonucu olarak eklem ağrısı yoğunluğunu, el kavrama gücünü ve sabahları olan eklem sertliği süresini azalttığını belirtti.

Yemek Yapmak İçin İyi Bir Seçim

Bazı yağlarda çok yüksek sıcaklıklara maruz kalındığı zaman zehirli bileşikler ve serbest radikaller oluşur ve tükettiğimiz zaman kanserojen etki yapar. Araştırmacılar, zeytinyağına aşırı ısı altında neler olduğuna baktılar. Bir çalışmada, birkaç çeşit zeytinyağı 24 saat boyunca kızartıldı. Bilim insanları, zeytinyağının oksidasyona karşı oldukça dirençli olduğunu ve sızma zeytinyağının en dayanıklı olduğunu keşfettiler. Başka bir çalışma, aynı yağının kırk sefer kızartmada ayçiçek yağı ve zeytinyağının oksidasyonunu inceledi. İlk yirmi kızartmada kanserojen bileşiklerin seviyesine bakıldığında zeytinyağı, ayçiçek yağından çok daha sağlıklı çıktı, ancak bundan sonra ikisi arasındaki farklar azaldı. Sonuç olarak, her pişirmeden sonra tavadaki yağı değiştirdiğiniz sürece zeytinyağı kızartma için güvenlidir.

Sağlıklı Kilo Verdirir

1.100’den fazla insan üzerinde 2 yıllık bir çalışma, Akdeniz diyetini uygulayanların çok fazla zeytinyağı yemesine rağmen, obezite riskine % 88 daha düşük olduğunu buldu. Bu büyük olasılıkla daha yüksek meyve, sebze ve tahıl alımından kaynaklanmaktadır, ancak fazla miktarda olsa da sağlıklı yağların size kilo aldırmadığını da gösterir. İspanyada 2 yıldan fazla bir süredir 7,368 kişiyi takip eden daha da büyük bir çalışma, yüksek miktarda zeytinyağı tüketiminin daha yüksek kilo alımı veya aşırı kilolu olma riskinin artırmadığını gösterdi.

 

Tip-2 Diyabeti Önler

Tip 2 diyabet, Tüm Dünyada büyüyen bir salgındır ve ABD analizlerine göre her 3 Amerikalıdan 1’inin 2050’ye kadar bundan muzdarip olması beklenmektedir. 418 diyabetik olmayan kişiler üzerinde yapılan bir çalışmada, zeytinyağı ile Akdeniz diyeti uygulayanların, kontrol grubundakilere göre diyabet gelişme riski% 40’tan daha düşüktü. Daha yakın tarihli bir 2015 çalışması, 25 katılımcıya iki ayrı durumda meyve, sebze, tahıl ve balıktan oluşan tipik bir Akdeniz öğle yemeğinin verildiği bu bulguları desteklemektedir. İlk öğünle birlikte araştırmacılar 10 gr sızma zeytinyağı ve ikinci öğünde 10 gr mısır yağı tüketti. Her yemekten sonra, kan şekeri seviyeleri ile test edildi: zeytinyağı mısır yağına göre çok daha düşük seviyelerde artışa neden oldu.

Ekstra Sağlık Faydaları

Doğal gıdaların COVID-19 tedavisi üzerindeki etkileri üzerine yakın zamanda yapılan bir çalışmada, hidroksitirosol, COVID-19 tedavisinde oksidatif ve inflamatuar yanıtı azaltan doğal bir molekül olarak tanımlanmıştır ve iyi bir adjuvan (kanser hastalığında koruyucu) tedavi olabilir. Antiviraller gibi diğer tedavilerle de kombinasyon yapılabilir. Çalışmanın sonucu, zeytinyağının bu viral hastalığı tedavi ettiğine dair bir kanıt değildir. Ama hidroksitirosolün bağışıklık sistemi için destekleyici bir rol oynadığını göstermektedir.

Sonuç olarak

Gördüğünüz gibi, zeytinyağı birçok faydalı madde içerir ve bir takım sağlık yararları sağlar, yani en sağlıklı yağlardan biri olabilir! Her zaman beslenmeniz için sızma zeytinyağı tercih edin ve alabileceğiniz en kaliteli yağı almaya çalışın. Tabii ki, yağların sonuçta yağ olduğunu ve çorba kaşığı başına 119 kalori içerdiğini unutmayın …

Yüksek Polifenollü Zeytinyağı kozmetolojide Nasıl Kullanılır?

Zeytinyağının cilt üzerindeki faydaları. A, D, E ve K vitaminleri cilt için faydalıdır ve cildi ve saçı nemlendirmenin kolay bir yoludur. Zeytinyağı antik çağlardan beri hem güzellik hem şifa amaçlı çok yönlü kullanılmış mucizevi bir nimettir. Çok eski dönemlerde cilt kırışıkları ve sarkmaları tedavisinde kullanılmıştır. Yüksek miktarda antioksidan, omega 3 ve squalene (skualen) içerir. Birçok sterolün ve sterol benzeri kimyasalın kaynağı olan Zeytin Ağacı, bitkiler arasında da squalene’nin en büyük kaynağıdır.

Bebekken vücudumuz skualeni çok fazla üretir, hatta dünyaya gelmeden önce anne karnında yaşadığımız sebumun içinde %12 oranında vardır yaş aldıkça zaman içinde vücut tarafından üretimi azalır. Son yıllarda skualen içeren çok sayıda serum ve krem üretilmiştir. Skualen Ciltteki yangısal süreçleri, kuruluk ve ödemi azaltması ile cilde ipeksi yumuşacık bir kıvam kazandırır. Vücuttaki oksijeni arttırarak kansere neden olan yüksek asiditeyi engeller ve oksijensizliği giderir. Zeytinyağı polifenolleri, kontakt dermatit, özellikle çocuk bezi bölgesi dermatiti, atopik dermatit, şiddetli el ve ayak egzaması dahil egzamalar, rozasea sebore, sedef hastalığı, termal ve radyasyon yanıkları, diğer cilt iltihabı türleri ve yaşlanma gibi cilt hasarlarını tedavi etmek için topikal olarak uygulanabilir.

Yazar: Ecz. E. Talip Önal – eczacifarkiyla.com

Önceki yazı
Polifenolün Kan Şekeri Seviyesi Üzerine Nasıl Bir Etkisi Vardır?
Sonraki yazı
ZEYTİN ZEYTİNYAĞI VE SAĞLIK